Spekülatif Enflasyon (Ferit Barış PARLAK-Köşe Yazısı-Dünya Gazetesi)

Don ve kuraklığın tarım ürünlerine verdiği zarar net olarak bilinmiyor…

Kimi, “Kıyamet” diyor…
Kimi, “Sorun yok” diye diretiyor…

Hafta sonu kuruyemiş üreticilerinin (TÜKSİAD) genel kurulunda konuşuldu…
“Elinde mal olan tedarikçi, fındık, kayısı gibi ürünlerde don nedeniyle yaşanacak rekolte eksikliğinin yüzde 90’ları bulacağını söylüyor.
Elinde mal olmayan tedarikçi ise don ve kuraklığın üretimi çok fazla etkilemediğini ve etkilemeyeceğini vurguluyor.
Arada fiyatlar artıyor.”

Olaya fındık, fıstık fiyatı olarak bakılıyor…
Ancak…
Fiyat yükselişleri enflasyon beklentisini; enflasyon faizleri; faizler yatırım ve tüketimi olumsuz etkiliyor…
Ve bu zincir sayesinde büyüme sağlanamıyor.

Fındıkta da, fıstıkta da, kayısıda da, çekirdekte de, diğer tarım ürünlerinde de fotoğraf aynı…
Ne ürettiğimiz bilinmiyor…
Ne kadar tükettiğimiz bilinmiyor…
Ne kadar eksik üretim var bilinmiyor…
Tüm bu bilinmezlikler fiyatları da, üretimi de, cari açığı da, büyümeyi de olumsuz etkiliyor; ekonomiyi spekülatörlerin eline/ vicdanına teslim ediyor.

Kimse de ilgilenmiyor / sorgulamıyor…
“Böyle gelmiş böyle gider.” diyor…
Öyle olmasa…
Kamu desteği ile son 2-3 yıl içerisinde dikilen 2.5 milyon ceviz ağacına ne oldu? Sorusunun yanıtı bugüne kadar aranmaz mıydı?
Akıbeti sorgulansa, Türkiye bu yıl ceviz diyarı olmuştu.
İhracat rekorları kırıyordu.
Badem, zeytin, kiraz ve diğerleri gibi!
Öyle olmasa…
Ordulu / Malatyalı çiftçi kendi bahçesindeki zararı bilmezken, İngiltere Borsası’nda masa başında oturan adam, fitness salonuna inerken, kendi pozisyonunu dikkate alıp, “Türkiye’de fındık rekoltesi geçen yıla göre yüzde 90azalacak.” diye rahatlıkla sallayabilir miydi?
Öyle olmasa…
Badem, çay, ceviz, fıstık gibi ürünler ülkemize kaçak yollarla girebilir miydi?
Denetim sırasında gösterilen bir ağaç, sadece tek bir ağaç15 ton badem verebilir miydi?!
Öyle olmasa…
Verimliliğe, bilime, teknolojiye dayanarak üretim yapanın arazisinde don / kuraklık kaygısı yaşanmazken, diğerleri bu duruma düşer miydi?

Sermaye, yatırım, üretim eksiğimiz nedeniyle yüksek cari açık, yüksek enflasyon ve yüksek faiz sonuçlarıyla karşı karşıyayız…
Otoban kenarına, dağ başına dikip / ekip ürün alabileceğimiz meyveyi, yemişi dahi ithal ediyoruz…
Bu kadar verimsizliğe / vurdumduymazlığa rağmen kuruyemiş ihracatında 2 milyar dolarla ABD ve Hindistan’ın ardından üçüncü sırada yer alıyoruz ve TÜKSİAD üyelerine göre 5 milyar dolara koşuyoruz.
Bu halde böyleysek, birde değerini bilsek sahip olduklarımızın. 

Kaynak: http://www.dunya.com/spekulatif-enflasyon-155839yy.htm